Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 2023/2024 buğday üretim sezonuyla ilgili görüntülü basın açıklaması yaptı. “Türkiye’de 6,7 milyon hektarda ekimi yapılan ve ülkemiz ekim alanlarında birinci sırada bulunan buğdayda 2024 üretim sezonu başladı” diyen Bayraktar, sözlerine şöyle devam etti.
“Ülkemizde 79 ilde buğday üretimi yapılıyor” “Buğday diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de stratejik bir ürün ve tarım alanlarının vazgeçilmezidir. Ülkemizin tamamında hemen hemen her üreticimiz buğday üretimi yapıyor. Bu nedenle buğday ekiminden, sofralarımıza ekmek olarak gelene kadar geçen süreçte, başta üreticilerimiz olmak üzere, tüccarından, esnafına kadar her kesimi ilgilendiriyor.”
“Buğday ekimleri 20 gün ile 1 ay ileri tarihe kaydı” “Buğday ekimi bölgelere göre değişmekle birlikte Eylül ayı sonunda başlayıp Aralık ayının ilk haftasına kadar devam ediyor. Ancak yaşanan iklim değişikliğine bağlı değişen yağış rejimi nedeniyle buğday ekimleri Ekim ayı ortasına kaydı, Eylül ayı sonunda ekim yapan çiftçimiz hemen hemen kalmadı. Tarım sektörünün en önemli parametreleri olan yağış ve sıcaklık değerlerinin ülkemizdeki değişimlerine bakacak olursak ülkemizde son 5 yıldır ekim ayı yağışları normalin altında kalıyor. Ekim ayı yağış ortalaması normali 49,4 milimetre iken bu yıl yüzde 26 azalış ile 36,6 milimetre olarak gerçekleşti. Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre; son 10 yılın 6’sında toplam yağışlar normallerin altında kaldı. 1 Ekim 2022-30 Eylül 2023 dönemini kapsayan tarım yılı yağışlarında ise Türkiye genelinde normale göre yüzde 6 azalma oldu. Sıcaklık değerlerine baktığımızda; ülkemizde yaz mevsimi sıcaklık ortalaması 24 derece iken, 2023 yılı ortalama sıcaklığı bu değerin 0,7 derece üzerinde seyretti. 2023 yılı yaz mevsimi son 53 yılın en sıcak 7’nci yaz mevsimi olarak kayıtlara geçti. Böylesine sıcak bir yaz mevsiminin ardından Eylül ve Ekim ayı sıcaklıkları da normallerin 1,5 derece üzerinde gerçekleşti. Bu yıl azalan yağışlarla birlikte artan sıcaklık, toprağın daha fazla kurumasına neden oldu ve ekim tarihleri normaline göre ilden ile değişmekle birlikte 20 gün ile 1 ay ileri kaydırdı.”
“Buğday ekimleri yüzde 50-90 arasında tamamlandı” “Buğday üretiminin yüzde 93,3’ünü gerçekleştiren ilk 50 ilimizde Ziraat Odalarımızdan aldığımız verilere göre; ekim ayında bazı illerde kuru toprağa ekim yapan çiftçilerimiz, sulama yapmak zorunda kaldı ve maliyeti arttı. Sulama yapamayan çiftçilerimiz ise ekimini yaptığı tohumun üzerine yağış bekledi. Beklenen yağışların Kasım ayında gelmesiyle birlikte ekim yapılan alanlarda tohumlarda çimlenme hızlandı. Yağış bekleyen çiftçilerimiz de ekimini yaptı. Bölgeden bölgeye ve ilden ile değişmekle birlikte Kasım ayı sonu itibarıyla buğday ekimleri genel olarak yüzde 50-90 arasında tamamlandı. Kasım ayında gerçekleşen yağışlar bazı illerde kar yağışına dönüştü. Bazı illerde şiddetli gerçekleşen yağışlar afete neden oldu. Bugünlerde ülke genelinde gerçekleşen yağışlar ile önümüzdeki günlerde beklenen muhtemel yağışların devam etmesi verimli bir üretim sezonu için önemlidir. Bu tarım yılında beklenen yağışların gerçekleştiği, kuraklığın ve diğer afetlerin olmadığı, yeterli miktarda girdinin kullanıldığı, çiftçilerimizin bol kazanç sağladığı, kaliteli ve yüksek rekolteli ürünlerin yetiştirildiği bir yıl olmasını temenni ediyoruz.”
BÖLGELERE GÖRE BUĞDAY EKİLİŞLERİ İç Anadolu Bölgesi “İç Anadolu Bölgesi’nde buğday ekimleri yüzde 90 seviyesinde tamamlandı. Erken ekim yapan çiftçilerimiz arazilerini 2 defa sulamak zorunda kaldı. Genel olarak iç Anadolu bölgesinde ekim tarihinde normaline göre ortalama 20 günlük gecikme oldu. Bölgede geçtiğimiz sezon mısır, ayçiçeği ve bazı baklagillerde yeteri kadar gelir elde edemeyen çiftçilerimiz bu sezon buğday ve arpa üretimine yönelmesi nedeniyle bazı illerde buğday ekim alanlarında yüzde 10 artış bekleniyor.”
Güneydoğu Anadolu Bölgesi “Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde buğday ekimleri yüzde 70 civarında tamamlandı. Bölgede yağışların geç gelmesi hatta bazı illerde Ekim ayında hiç yağış gerçekleşmemesi buğday ekim tarihlerinde normaline göre ortalama 1 aylık gecikmeye sebep oldu. Başta Diyarbakır ve Şanlıurfa olmak üzere birçok ilde pamuk ve mısır üretiminden kar elde edemeyen çiftçilerimiz buğday ve arpa üretimine yöneldi. Bölgede buğday ve arpa ekim alanında yüzde 10 seviyesinde artış bekleniyor.”
Marmara Bölgesi “Marmara Bölgesi’nin Tekirdağ, Edirne, Kırklareli, Balıkesir ve İstanbul illerinde ekimler yüzde 70 civarında tamamlandı. İstanbul ve Tekirdağ’da ekim tarihlerinde gecikme yaşanmadı. Kırklareli, Edirne ve Balıkesir’de buğday ekim tarihinde 20 günlük bir kayma yaşandı, Bursa ve Çanakkale’de ekimler Kasım ayının ilk haftasında başladı. Geçtiğimiz sezon ayçiçeğinden umduğunu bulamayan Tekirdağ ve İstanbul’da çiftçilerimizin bir kısmı buğday ekimine yöneldi.”
Akdeniz Bölgesi “Akdeniz Bölgesi’nin Adana, Osmaniye ve Antalya illerinde ekimler yeni yeni başlamış olup, Hatay, Mersin, Isparta’da ekimler yüzde 70 oranında gerçekleşti, Kahramanmaraş’ta ise kıraç alanlarda ekimler tamamlandı. Ekim tarihlerinde Mersin ve Hatay’da normaline göre yaklaşık 20 günlük bir gecikme söz konusu oldu. Adana ve Hatay’da pamuk, mısır ve ayçiçeği alanlarındaki üretimin, buğday ekim alanlarına kayacağı tahmin ediliyor.”
Doğu Anadolu Bölgesi “Doğu Anadolu Bölgesi’nde genel olarak yüzde 80 seviyesinde ekimler tamamlandı. Ekim tarihi Erzurum ve Ağrı hariç diğer illerde 20 günlük bir gecikme söz konusu oldu. Ancak bölgede Kasım ayında gerçekleşen yağışlar gecikmeyi telafi etti. Muş başta olmak üzere bölgede hayvancılığın zayıflaması çiftçilerimizi hububat ekimine yöneltti.”
Ege Bölgesi “Ege Bölgesi’nde hububat ekimi Uşakta yüzde 80, diğer illerde ise ortalama yüzde 30 seviyelerinde tamamlandı. Bölgede buğday üretimi açısından önemli bir yere sahip olan Afyon ilinde ekim tarihinde yaklaşık bir aylık gecikme yaşandı. Bölgede mısır ve pamuk fiyatlarından yeteri kadar gelir elde edemeyen çiftçilerimiz hububata yöneldi.”
Orta Karadeniz Bölgesi “Orta Karadeniz Bölgesi’nde ise Çorum’da ekimler yüzde 80 seviyesinde tamamlandı ancak diğer illerde ekimler yüzde 10 seviyesinde seyrediyor. Amasya ve Çorum’da ekim tarihlerinde normaline göre yaklaşık bir aylık gecikme yaşandı. Diğer taraftan mısır fiyatlarından yeteri kadar gelir elde edemeyen çiftçilerimiz hububata yöneldi.”
SUAT HEKİMOĞLU BOKS FEDERASYONU Başkanlığına seçildi.
BOKS Federasyonu’nun 6’ıncı Olağan ve 8’inci Mali Genel Kurulu Ankara’dakİ JW MARRIOTT Otelde yapıldı.
BOKS Federasyonu Genel Kurulu, AMATÖR SPOR KULÜPLERİ KONFEDERASYONU Genel Sekreteri Abdullah ALBUNAR’ın Divan Başkanlığında düzenlendi.
BOKS Federasyonu Başkan adaylarından SUAT HEKİMOĞLU Genel kurulda seçimden önce yaptığı konuşmada çalışma takvimini ve projelerini anlattı.
Başkan adaylarından Eyüp GÖZGEÇ de Başkanlık dönemindeki kazanılan başarıları ve projeleriyle ilgili bir konuşma yaptı.
Selçuk AYDIN da konuşmasında projelerini anlattı.
Üç başkan adayının konuşmalarından sonra başkanlık seçimine geçildi.
Boks Federasyonunun Genel kurulundaki üç adaylı başkanlık seçimi sonucunda SUAT HEKİMOĞLU oy kullanan 294 delegeden 119’unun oyunu alarak BOKS Federasyonu Başkanlık koltuğuna oturdu.
Öteki adaylardan EYÜP GÖZGEÇ de 92 oy aldı.
Başkan adaylarından Selçuk AYDIN ise 76 oyda kaldı.
BOKS Federasyonu Başkanı SUAT HEKİMOĞLU başkanlık seçiminin akabinde bir teşekkür konuşması yaptı.
SUAT HEKİMOĞLU, teşekkür konuşmasında şunları söyledi:” Öncelikle beni destekleyen, desteklemeyen herkese çok çok teşekkür ediyorum.
Bugün burada Türk boksunun bir çınarını devirdik.
İşimiz çok zordu. Dolayısıyla Eyüp abimize de saygılarımı sunuyorum. Verdiğiniz destekten dolayı siz delegelere de çok teşekkür ediyorum.
Bugün, burada Türk boksu kazanmıştır. Bundan sonra arkadaşlar hep birlikte; ben ayrım yapmayı seven bir insan değilim. Ben kimseye kin tutamam, istesem de yapamam.
Eyüp abiyi de seviyorum. Selçuk kardeşimi de çok seviyorum. Bu işe emek verdiler. Yıllarca hepsiyle istişare içerisinde olarak Türk Boksunu yönetmek istiyorum.
Herkese teşekkür ediyorum. Yönetim kurulu olarak bize destek veren herkese teşekkür ediyoruz.
Yapılan seçim sonucunda, yönetim, denetleme ve disiplin kurulu üyeleri de belirlendi.
Genel Kurul, yönetim kurulu üyelerinin toplu ve hatıra fotoğraf çekimleriyle sona erdi
Türkiye Güreş Federasyonu, 18 Aralık 2024 tarihinde düzenlenen 6’ıncı Olağan Genel Kurulu’nda yapılan seçimlerin ardından oluşan yeni yönetim kurulu ile ilk toplantısını gerçekleştirdi.
Yönetim Kurulu toplantısı, Güreş Federasyonu Başkanı Taha Akgül’ün başkanlığında yapıldı.
Yeni döneme dair hedefler, politikalar ve projelerin detaylı bir şekilde ele alındığı toplantıda, Türk güreşinin geleceği için izlenecek yol haritası belirlendi.
Toplantıda, yönetim kurulu üyelerinin görev dağılımı da yapıldı.
Başkan Taha Akgül, Başkanvekili Mesut Özarslan, İdari İşlerden Sorumlu Asbaşkan Hüseyin Kaya, Organizasyonlardan Sorumlu Asbaşkan Abdullah Şanlı, Grekoromen Güreşten Sorumlu Asbaşkan İbrahim Demirtürkoğlu, Serbest Güreşten Sorumlu Asbaşkan: Murat Şahin, Finans ve Sponsorluktan Sorumlu Asbaşkan Arslan Narin, Hukuk İşlerinden Sorumlu Asbaşkan İsmail Yağbat, Tesislerden Sorumlu Asbaşkan, Şems Sezal, Dış İlişkilerden Sorumlu Asbaşkan İhsan Gürol Güzey, Asbaşkan, Ahmet Yıldırım
Yeni yönetim kurulu üyeleri, Türk güreşini hem ulusal hem de uluslararası arenada daha ileriye taşımak için kararlılıkla çalışacaklarını ifade ettiler.
Toplantıda, altyapı, sporcu gelişimi ve uluslararası organizasyonlarda daha fazla başarı elde etme hedefleri toplantının ana gündem maddeleri arasında yer aldı.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, son dönemlerde yaşanan doğal afetlerin üretime verdiği zararı yaptığı görüntülü basın açıklamasında değerlendirdi. “Ülkemizde yaşanan doğal afetlerin sayısı ve şiddeti her geçen gün artıyor. Bu durum en çok doğa koşullarına bağımlı olarak üretim yapan çiftçilerimizi etkiliyor” şeklinde konuşan Bayraktar, basın açıklamasını şöyle sürdürdü; “2023 yılında meydana gelen doğal afetlerin sayısı 10 yıl öncesine göre 3 kat artarak 1475 oldu. 2024 yılının ilk 8 ayında 900 doğal afet meydana geldi. Bu afetlerin yüzde 36’sı şiddetli yağış ve sel, yüzde 22’si dolu, yüzde 21’i fırtına ve hortum şeklinde gerçekleşti. Samsun’un Bafra ilçesinde ağustos ve eylül aylarında şiddetli yağış sebebiyle sel meydana geldi. Karnabahar, brokoli ve lahana gibi ürünlerin su altında kalmasıyla ürünler zarar gördü. Yaşanan bu afet hem çiftçilerimizin emeklerini boşa çıkardı hem de ürün fiyatlarının artmasına sebep oldu.”
“Üreticilerimiz yaralarının sarılmasını bekliyor” “Ekim ayında Çanakkale’nin Biga ilçesinde 45 bin dekar alanda dolu afeti oldu ve çeltik alanlarının tamamı zarar gördü. Olay sonrası biz de Biga’yı ziyaret ederek, çiftçilerimizle bir araya geldik. Fakat Ziraat Odamızdan aldığımız bilgilere göre aradan geçen bir buçuk aylık sürede henüz çiftçilerimizin yaralarını saracak bir gelişme olmadı. Üreticilerimizin üretime devam edebilmeleri için destekler acilen ödenmelidir. Antalya ve Mersin’de yaşanan şiddetli yağış ve fırtına, yılın 12 ayı tarımsal üretim arzına hizmet eden seraları vurdu ve zarar verdi. Şiddetli yağışla birlikte bazı seraları su bastı. Ardından saatte 100 km hızını bulan fırtına ve hortum; sera yapılarına, ürünlere ve güneş panellerine zarar verdi.”
“Sera üretiminin yapıldığı illerde yaşanan doğal afetler endişe vericidir” “Türkiye’deki örtü altı üretim alanlarının yüzde 65’i Antalya ve Mersin’de bulunuyor. Yine örtü altında üretilen sebzelerin yüzde 68’i bu iki ilde üretiliyor. Bu sebeple, tarlada üretimin bittiği, meyve-sebze fiyatlarının arttığı bu dönemde Antalya ve Mersin’de yaşanan afetler endişe vericidir. Ne yazık ki doğal afetlere karşı alınacak önlemler sınırlı kalıyor ve tam olarak koruma sağlayamıyor. Tarım sigortalarının önemi tam da bu noktada ortaya çıkıyor. Devlet destekli tarım sigortaları sayesinde sigortalı çiftçi sayısında artış olsa da yeterli değildir. Antalya ve Mersin’deki Ziraat Odalarımızdan aldığımız bilgilere göre örtü altı üretimi yapan çiftçilerimizin çok azı sigorta yaptırabilmiştir. Yapılan kolaylaştırmalara rağmen primler çiftçilerimiz için halen yüksektir. Dolayısıyla devlet desteği artırılarak primler çiftçilerimiz için daha makul bir düzeye çekilmelidir. Ayrıca örtü altı üreticilerimizin sigorta ile ilgili bir diğer sorunu da sera parsellerinde sehven meydana gelen kaymalardır. Bu durum çiftçilerin bakanlık kayıt sistemlerine kayıt olamamasına ve dolayısıyla da tarım sigortası yaptıramamasına sebep oluyor. Yıllardır sigorta yapılan aynı parseller emsal kabul edilerek bu sorun çözülmelidir.”
“Destekler üreticilerimize zamanında ulaştırılmalıdır. Geç verilen destek, destek değildir” “Çiftçilerimizin sigortaya olan ilgilerini artırmak için istekleri ve beklentileri daha fazla dikkate alınmalıdır. Çiftçilerimizi tarımsal üretimden koparmamak ve ülkenin gıda arzını korumak birincil gayemiz olmalıdır. Hali hazırda yüklü borçlar altına girerek tarımsal üretim yapan çiftçilerimizin ekonomisi birkaç saat içinde yaşanıp biten doğal afetlerle sarsılmaktadır. Bu sebeple doğal afetlerin sonrasında yapılan yardımlar artırılmalı, çiftçilerimiz ayakta tutulmalıdır. Bir ürünün yalnızca bulunabilir değil, tüketici tarafından satın alınabilir olması da önemlidir. Bu yüzden gıda enflasyonunun körüklenmesine sebep olacak bu gibi doğal afetlerde çiftçilerimize daha fazla destek olunmalıdır. Unutulmamalıdır ki üretimden bir kez kopan çiftçimizi geri getirmek çok zordur. Destekler üreticilerimize zamanında ulaştırılmalıdır. Geç verilen destek, destek değildir.”
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.